Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

ÖĞRETMENLERİN SORUNUNU YENİ YÖNETMELİK ÇÖZEMEZ

Eğitim-İş Zonguldak Şube Başkanı Kamuran Çataklı, geçtiğimiz günlerde yayımlanan Aday Öğretmenlik ve Öğretmenlik Mesleği Kariyer Basamakları Yönetmeliği üzerine dikkat çekici açıklamalarda bulundu.

Eğitim-İş Zonguldak Şube Başkanı

Çataklı, eğitim emekçilerinin haklarını savunmak adına Eğitim-İş’in uzun süredir itiraz ettiği Öğretmenlik Mesleği Kanunu’nun sorunlu yapısının, bu yönetmelik ile birlikte daha da belirginleştiğini vurguladı. Yeni düzenlemenin öğretmenlerin sorunlarına çözüm getirmediğini savunan Çataklı, özellikle unvan ayrıştırmasına, adaletsiz ücret politikalarına ve disiplin cezalarına karşı olduklarını belirtti.

UNVAN AYRIŞTIRMASI, ÖĞRETMENLERİ PARÇALAMAKTADIR

Eğitim-İş Başkanı Çataklı, yönetmeliğin en önemli sorunlarından birinin öğretmenlerin unvanlarına dayalı ayrıştırılması olduğunu ifade etti. Yeni düzenlemeyle öğretmenlerin “Öğretmen”, “Uzman Öğretmen” ve “Başöğretmen” olarak ayrılmasının, aralarındaki gereksiz rekabeti körükleyeceğini ve mesleki onurlarına zarar vereceğini söyledi. Çataklı, öğretmenlerin tek bir bütünlük içinde, emeklerinin kıdem yılı esas alınarak değerlendirilmeleri gerektiğini belirtti.

EMEKLİLİĞE YANSIMAYAN ÜCRETLER, GEÇİCİ ÇÖZÜM SUNUYOR

Yeni yönetmeliğin, uzman öğretmenlik ve başöğretmenlik ödemelerinin emekliliğe yansımamasının da ciddi bir sorun teşkil ettiğini vurgulayan Çataklı, bu durumun ekonomik koşulları sadece geçici olarak iyileştirdiğini ancak emekli öğretmenlerin yine açlığa mahkum edildiğini belirtti. Ayrıca, yönetmelikteki eğitim programlarının öğretmenlerin mesleki gelişimine ne kadar katkı sağladığı sorusunu gündeme getiren Çataklı, videolar ve yüzeysel eğitimlerin, bilgiye dayalı gelişim yerine, şekilci bir anlayış oluşturduğunu ifade etti.

DİSİPLİN CEZASI KRİTERİ, ÖĞRETMENLERİ ZOR DURUMA SOKUYOR

Yönetmelikteki disiplin cezası kriterinin, öğretmenler üzerinde gereksiz bir baskı oluşturduğuna dikkat çeken Çataklı, öğretmenlerin mesleklerini özgürce icra etmeleri gerektiğini söyledi. Kademe ilerleme cezası olmaması şartının, öğretmenlerin mesleki özerkliklerini zedelediğini belirten Çataklı, disiplin cezası almış öğretmenlerin cezası silindikten sonra başvuru yapabilmelerinin süreci karmaşık hale getirdiğini vurguladı.

SÖZLEŞMELİ VE ÜCRETLİ ÖĞRETMENLERİN DURUMU DAHA DA KÖTÜLEŞTİ

Sözleşmeli ve ücretli öğretmenlerin hak kayıplarının yeni yönetmelik ile daha da belirginleştiğini belirten Çataklı, ücretli öğretmenlikte yalnızca prim yatırılan günlerin sayılmasının, bu öğretmenlerin emeğini görmezden geldiğini ifade etti. Eğitim-İş, sözleşmeli ve ücretli öğretmenlerin tüm hizmet sürelerinin dikkate alınarak haklarının güvence altına alınması gerektiğini savunuyor.

EŞİTLİK İÇİN MÜCADELEYE DEVAM EDİLECEK

Eğitim-İş, yeni yönetmeliğin çeşitli açılardan revize edilmesi gerektiğini vurguluyor. Çataklı, öğretmenlerin mali hakları konusunda eşitlik sağlanması gerektiğine ve unvanlara bağlı mali hak düzenlemelerinin öğretmenlerin emeğiyle bağdaşmadığına dikkat çekti. Ayrıca, 20 yıl kıdem şartının yalnızca belirli öğretmenlere tanınan bir hak olmaktan çıkarılması gerektiğini belirten Çataklı, eğitim programlarının yeniden düzenlenmesi gerektiğini ve sözleşmeli öğretmenlerin haklarının güvence altına alınması gerektiğini söyledi.

EĞİTİM-İŞ’TEN ACİL ÇAĞRI: “ÖĞRETMENLERİN HAKLARI VERİLSİN!”

Yeni yönetmeliğin, öğretmenlerin özlük haklarına dair sorunlar ve mali eşitsizlikleri hemen çözmesi gerektiğini belirten Çataklı, sertifikaların aralık ayı içinde düzenlenmesi ve 15 Ocak 2025’e kadar öğretmenlerin tüm haklarının teslim edilmesi gerektiğini ifade etti. Eğitim-İş, öğretmenlerin haklarını savunmaya devam edeceğini ve öğretmenlik mesleğinin itibarını yükseltmek adına her koşulda öğretmenlerin yanında olmaya devam edeceğini belirtti.

EĞİTİM-İŞ’İN HAK MÜCADELESİ, HER KOŞULDA SÜRECEK

Kamuran Çataklı’nın sözleri, öğretmenlerin eğitimdeki haklarının savunulmasında bir dönüm noktası olduğunu gösteriyor. Eğitim-İş, öğretmenlerin eşitlik ve adalet için mücadelesini sürdürmeye kararlı olduğunu vurguluyor.